Disney Karakterleri Modaya El Atarsa..

Minnie Mouse / Lanvin

Daisy Duck / Dolce&Gabbana 

Goofy / Balmain

Amerika'nın ünlü mağazası Barneys önümüzdeki tatil sezonu için özel bir konsept hazırlığı içindeymiş. Geçen sene Gaga's Workshop adında Lady Gaga'yı konuk ettikleri konseptten sonra bu sene de çok dikkat çekecek bir olaya el atıyorlarmış: Disney! Özellikle kısa bir filmde bu konsepti tanıtacaklarmış ve bu filmde Minnie Mouse sözde Paris'te modellik yapma hayalini uygulamaya karar verecekmiş ve sonunda da Lanvin tasarımı bir elbiseyle podyuma çıkacakmış.. E tabi Minnie Mouse Lanvin giyer de Daisy Duck durur mu o da Dolce&Gabbana giyecekmiş.. Bir yandan da Goofy Balmain, Mickey Mouse ise Balenciaga tasarımı kıyafetlerle boy göstereceklermiş.. Yıllarca aynı kıyafetlerle beynimize kazınan tokalarının rengini bile bir gün olsun değiştirmeyen çizgi karakterler gelin görün ki modaya uygun giyinmeye karar vermiş bir de bununla da kalmayıp ünlü moda tasarımcılarını da kendilerine kıyafet tasarlamaları için sıraya dizmişler.. Disney karakteri olmak varmış bu dünyada..:)

Nail Art: Bella Thorne

Tamam nail art olayını seviyorum da her tırnağı da apayrı şekle sokmak da gereksiz bence.. Bul bir tane güzel tasarım birşey aynısını ya da benzerini uygula işte diğer tırnaklara da.. Çünkü hepsi birbirinden çok farklı ve rengarenk olduğu zaman fazla kasmış gözüküyor ki kasmış oluyorlar da zaten.. Bella Thorne da dantel BCBG elbisesini nail art yaparak süslemek istemiş.. E güzel de olmuş ne diyeyim ama dediğim gibi bence nail art fazla abartı olmuş ve amanınn o ayakkabılar da ne öyle! Güzelim elbiseyi katletmiş.. Malesef o kadar uğraşmış olsa da benden geçer not alamadı:)

Sevdiğim Sözler

Bundan böyle sevdiğim bazı güzel sözleri paylaşmaya karar verdim.. Bardağın dolu tarafından bakmak önemlidir, bunu sık sık hatırlayalım:)

Bahçe Teras Dekorasyon Fikirleri

Yazın şöylee ohh diyip terasta ya da bahçede şezlongta yayılıp, kitap okuyup, soğuk çay yudumlamayı kim sevmez ki.. :) Öyle bir ortamı bir de renkli dekore edince, insanın içi açılır hayata daha bir mutlu bakar valla..:)

Cici Bayramlıklarım:)

Çocukken ne güzeldi, bayram deyince ilk aklıma gelen şey annemin bana yeni bayramlık cici kıyafetler alacak olmasıydı:) Ne oldu ne bitti bilmiyorum ama yıllar geçtikçe bayramlık kıyafet alma alışveriş adetimiz artık kalmadı, hatta bayramları sadece tatil için bir fırsat olarak görmeye başladık.. Bu yüzden bırakın bayram için hususi alışverişe çıkmayı, tatil planı yapamayıp da bayramda evde kaldığımız zaman depresyona girer olduk.. Aslında ben bu duruma çok üzülüyorum çünkü yitip gitmeye yüz tutan bu adetlerin ilerde bir zamanlar var olduğunu bile unutacağız gibi geliyor bana:(

Neyse benim bayramda ne giydiğime gelirsek, yeni bir şeyler almadım ama çok sevdiğim renklerde çok sevdiğim parçalarla bir kombin hazırladım..:) Mint yeşili ceket (akşam geç saatlerde hava biraz serindi), krem bluz ve beyaz pantolon, hem basit hem de cici oldu:)

Mint Yeşili Ceket: Bershka

Krem Bluz: Zara

Beyaz Pantolon: Mango

Love Kolye: Tresera

Film Önerisi: The Vow

Siz de benim gibi romantik filmlere kendini kaptırıp oradaki aşk hikayelerinin gerçek olmasını hayal edenlerden misiniz:) O zaman bu bayram tatilinde sizin için çok güzel bir film önerim var.. Hem de bu film gerçek ve hala süren bir aşk hikayesini anlatıyor. Çok kısa süre içinde birbirine aşık olan ve evlenen çiftin başına bir trafik kazası geliyor ve yaşanan kazadan sonra kız hayatının yakın geçmişini oluşturan hafızasını kaybediyor ve bu da evlendiği adamı artık tanımadığı anlamına geliyor..

Bildiklerimizden beklediklerimizden farklı ve güzel bir hikaye o yüzden izlemenizi tavsiye ediyorum.. Filmde kızla erkeğin evlenirken birbirlerine ettikleri aşk yeminleri o kadar güzel kiii..:)) Bizde bu tür gavur adetleri yok tabi:) amaaan bence olmaması daha iyi zaten yoksa biz kesin yüzümüze gözümüze bulaştırırız böyle şeyleri, birbirimize daha seni seviyorum demeyi bile beceremiyoruz sen git aşk yemini yaz bir de onu dedikodu kazanı kaynatmaya bayılan birsürü akrabanın, tanıdığın hatta tanımadığın önünde oku düğünde! Kızlar olarak aman babam ne der, aman amcamgiller garip karşılar, aman anneannem kalpten gider diye ordan burdan kırparız biz o aşk yeminini kuşa döner kesin.. Türk erkeği için de baya travmatik bir olay olabilir bu durum. Duygularını güzel anlatmasa gelinden vetoyu yiyecek gerdek tehlikeye girecek, çok duygusal moda girse erkekliğe bok sürdürecek arkadaşların diline düşecek, gel de çık işin içinden..:)

Zaten birsürü Amerikan İngiliz adetine acayip meraklıyız hepsini çoktan benimsedik de bir aşk yemini olayını benimsemedik daha bir sebebi var belli ki:)) Neyse biz Paige ve Leo'nun aşkına dönelim, onların birbirlerine yazdıkları aşk yeminini burada da paylaşmak istedim. İlk olarak kızın yani Paige'in yemini:

Ve bu yemine karşılık da Leo'nun yemini ise aşağıda..

I vow to fiercely love you in all your forms, now and forever. I promise to never forget that this is a once in a lifetime love. I vow to love you, and no matter what challenges might carry us apart, we will always find a way back to each other.

İçinizden derin bir aaahh çektiğinizi duyar gibiyim..:)

Sonbahar 2012 Trend Raporu

Yaz bitmeden önümüzdeki sonbahar trendlerini didiklemenin vakti geldi de geçiyor bile!:) Net-a-Porter'in moda direktörü Holli Rogers, polyvore.com'da misafir editörlük yapmaya başlamış ve ilk iş olarak da önümüzdeki sezonun trend raporunu hazırlamış.. 2012 sonbahar sezonunda farklı olarak canlı kırmızı renkte kıyafetler, çantalar, ayakkabılar dikkat çekeceğe benziyor.. Hayvan desenleri, dantel, baroque tarz gibi trendler de tam gaz devam edecek gibi görünüyor..

Beyaz Peplum Elbisesiyle Jessica Biel

Jessica Biel çok duru bir güzelliğe sahip ben açıkçası beğeniyorum.. Fazla makyaj yapmadan da doğal güzelliğiyle bir gece elbisesini çok rahat taşıyabiliyor.. Katıldığı davette beyaz, tüylü, peplum etekli, Giambattista Valli tasarımı bir elbise giymiş.. Peplum modası giderek yaygınlaşıyor ancak bu trendi çok doğru bir şekilde giymek lazım, örneğin Jessica Biel üzeri dar, altı da dar olan bir elbise tercih etmiş bu yüzden peplum olan kısım kendisini hiç de şişman göstermiyor.. Ayrıca elbisenin yakalı olması da bir o kadar güzel bir detay olmuş.. Ve tabi Christian Louboutin neon ayakkabılar da bu kombini muhteşem tamamlamış..

Rihanna Harper's Bazaar US Ağustos Kapağında

Bu Rihanna'nı resmen her şeyine hayranım.. Çikolata karamel tadında bir güzellik, buğulu gözler, muhteşem bir ses ve sıradışı bir tarz.. Mükemmel bir kombinasyon bence.. Rihanna Harper's Bazaar dergisinde, Chris Brown'la olan fırtınalı aşkından sonra üzerine aşık olduğu adamdan dayak yiyince hayatının bir anda değiştiğinden bahsetmiş.. Ve aşık olduğum zaman çok pis aşık oldum ve hayatım bir göz kırpması kadar kısa bir sürede değişti demiş ve hayatım boyunca hiç öyle bir acıyı yaşayacağımı tahmin etmemiştim demiş.. Sen dünyaca ünlü ol, ün, para, güzellik, şans desen hepsine fazla fazla sahip ol, milyonların ağzının sularının aktığı bir hayat yaşa, üzerine böyle bir acı çek ve hayata küs.. Uzun bir süre bu durumu atlatamasa da Rihanna artık bu olayı çoktan aşmış ve hatta şimdilerde kendisine dayak atıp hastanelik eden eski sevgilisi Chris Brown ile birlikte iki şarkı yapmaya hazırlanıyormuş.. Ee tabi Rihanna hayranları bu duruma çok endişeli bakıyorlarmış, o da dergide bu konuyla ilgili bir açıklama yapmış ve demiş ki: "Hayranlarım bununla hiç bir işimiz olsun istemiyoruz demiş olabilirler, insanların bu konuda çok endişeli olduklarını anlayabiliyorum ama ben bu durumu o şekilde görmüyorum çünkü şu anda hayatımda çok farklı bir yerdeyim" demiş.. Ve hatta "Müzik masumdur ve bölünme olmaması gerekir" diyerek de eklemiş.. Hayatında yaşadığın travmatik olayları geride bırakabilmenin en güzel yolu affetmektir derler.. İşte bu yüzden Rihanna'yı çok takdir ettim, hatuna daha da bir hayran kaldım!

Bershka Sonbahar Kış 2012 Lookbook

Bershka önümüzdeki sonbahar kış 2012 koleksiyonu için lookbook fotoğraflarını piyasaya çıkarmış.. Açıkçası kürklü yeleklerden bana biraz fenalık geldi ama bu kış da onlardan çok göreceğe benziyoruz, ve yine hayvan desenleri de yakamızı bırakmıyor.. Genel olarak ben beğendim diyebilirim, sizce nasıl görünüyor?

Herkese İyi Bayramlar!

Bayramınız kutlu mutlu sevgi dolu olsunnn!!! :))

Olimpiyatların İlginç Yüzü

Küçüklüğümden beri izlemekten çok zevk aldığım olimpiyatlar geçen hafta bitti ama etkileri hala sürmeye devam ediyor.. Açılış seramonisinden kapanış gösterilerine, ünlü sporcuların yaşattığı gururlardan hayal kırıklıklarına, gülmekten altımıza ettiren komik anlardan yıllarca konuşulacak tarihi anlara birçok şeye tanıklık eden Londra 2012 Olimpiyat'larının bir de görünmeyen yüzü vardı aslında ve ben de bu fotoğraflarla ona dikkat çekmek istedim:)

 Olimpiyatlarda usta fotoğrafçılar en enteresan fotoğraf karelerini yakalamak için birbirleriyle yarışıyorlar resmen. Özellikle artistik yarışlarda çekilen fotoğraflar ne de güzel oluyor kardeşim, simetrinin verdiği ahenk çok dikkat çekici.

E tabi her zaman da güzellik olmayacak ya bu işin sonunda, bazen de rezil rüsva olmak bu işin cilvesi.. Biz daha kalabalık bir caddede takılıp düşsek yerin dibini yarsalar da biraz takılsam orda deriz, halterci adamcağız milyonlarca insanın izlediği yarışta halteri kaldıramayıp altında kalıyor bir de üstüne hiçbir şey olmamış edası yapmak zorunda kalaraktan yarışa devam ediyor..

Olimpiyatlarda bazen sporcular yerine çalışan ekip de nasibini alıyor.. :)

Usain Bolt mu başlattı kazanınca kendine has abes bir hareketi trademark yapma akımını bilmiyorum ama bazı sporcular madalyayı kapınca showa başlıyorlar ve bu durum korkarım ki giderek yaygınlaşmaya başladı:).. E tabi az buz önemli bir durum değil, 4 yılda bir fırsatı yakalamışsın, bütün rakiplerini yenmişsin, herkesin ortasında burnunu karıştırsan millet vay bee karizmaya bak diyecek ağızlarının suyu akacak bu fırsat kaçar mı:) Usain Bolt, Mohammed Farah, Robert Harting gibi ünlü sporcular altını kapınca abuk subuk hareketler yapmayı alışkanlık haline getirdiler.

Veee gelelim en sevdiğim kısma.. Sporcular kendilerini yarışmaya çok kaptırdıklarından mıdır ekstra konsantre olduklarından mıdır nedir bazen suratları çok fena eblek hallere girebiliyor:) Chad Le Cros erkekler 200 metre kelebekte birinci olunca maymun surat oluvermiş, bu adamın hemmenn Usain Bolt'tan ders alması gerekiyor, sen koskoca altın madalyayı kap sonra karizmayı çiz oldu mu şimdi cık cık cık..

Sporcuların suratları bazen de istemsiz olaraktan çok abuk hallere girebiliyor..:) Benim favorilerim kesinlikle binbir surat dalış sporcuları:))

Yukarıdaki resimde ortadaki kırmızı mayoluya herhalde birşey yapmışlar ağlıyor bebişim ya ayy kuzumm madalyanı mı aldılar senin ah döverim ben onları hani söyle kim aldı söyle kim!:)

Hele bu yukardaki bildiğin olimpiyata değil, tuvalete gelmiş... Kabız mı oldun dostum bilmiyorum ama benden sana tavsiye koyver gitsin bak fazla zorlama yoksa ben senin sonunu iyi görmüyorum..:)

Ya bu Çinliler zaten ebelek suratlı adamlar bir de üstüne dalış yaparsan ahan da olacağı bu.. Çin çan çonmusun nesin oğlum bak git demek istiyorum sana! Bu ne surat bu ne tip tövbe yarabbim asabımı bozdu:)))

Ya bir de şu İngilizler var biliyor musunuz.. Diğerleri kasıla yamuladursun bunlar istifini bozmaz, karizmadan gram ödün vermez, üzerine bronz madalya alır ama gene altını alandan daha çok ilgiyi toplar. Endama bak, duruşa bak, Çinçançonun yaptığı da dalış aha bununki de şimdi hangisine daha çok bakalım, bizimki de can yani...

Gelelim şimdi de senkronize yüzmeye.. Genelde bu dalda inanılmaz derecede güzel karelere tanık oluyoruz ama yine ama yine kaderin cilvesi burada da bırakmıyor bizi.. Bu taş gibi kızlar bu taş gibi sporu yaparken de malesef gerzek hallere düşebiliyorlar.. Biz de onlara olan kıskançlığımızı bu fotolarla telkin ediyoruz işte nihohaha!:)

İşte iki senkronize yüzmede harikalar yaratan hatun "Merhaba biz iki gerizekalıyız ahahah" diye selamlıyor herkesi:) Gel de kıçınla gülme şimdi:)

Ya bir de işin bel altı komik tarafı var biliyor musunuz.. Malesef, malesef bazı sporlar çok içli dışlı ve bu tür absurd vakalarla karşılaşmak bu yüzden kaçınılmaz:) Adamlar sevişiyor mu güreşiyor mu belli değil yani yapcak bir şey yok.

Ya ben hep diyordum bu adamlar gencecik, bu adamların içi kıpır kıpır bu adamlara slip mayoları giydirmeyin diye ama beni kimse dinlemedi ki.. Aha işte olacağı buydu.. Bronz madalya alan kürekçi Henrik Rummel fazla heyecanlanmış olacak ki kendini olaya fena kaptırmış:) Kış olimpiyatlarında yapılan kayak sporunun yaz olimpiyatlarında olimpiyat köyüne taşındığını ve bu yüzden olimpiyatlar boyunca dağıtılan prezervatif sayısının tavan yaptığını duymayan kalmadı, ee kürekçi Henrik Rummel de durur mu, bronz mronz madalyayı kaptım, kol kaslarımı çalıştırdım şimdi de sıra kalça kaslarımda diyerekten olimpiyat köyündeki hatunlara bir mesaj veriyor bence.

Vee son olarak olimpiyatların kapanış seramonisi de açılışı gibi inanılmaz görkemli ve şaşaalıydı. Bana göre en dikkat çeken olaylardan biri tabi ki Spice Girls grubunun Olimpiyat kapanış seramonisi için tekrar biraraya gelmesiydi..

Tabi bu tekrar biraraya gelme de en çok dikkat çeken isim hiç şüphesiz İngilizlerin sevdalısı olduğu David Beckham'ın eşi Victoria Beckham, nam-ı diğer Posh'tu. Ve bu gösteriden de anladık ki Victoria Beckham Posh doğmuş Posh kalacak, yandaki amelelerle benim ne işim olur benim duruşum yeter pozuyla geceye her zamanki gibi damgasını vurdu. Yürü be Victoria kim tutar seni! :)