Breaking Dawn Part 1
Ve işte serinin son kitabı Şafak Vakti.. Bu bölümde Edward yüzyılı aşkın süredir hayatta olduğu ve eski gelenekleri yaşatmak istediği için evlenmeden önce Bella'ya dokunmayacağını söyler ama bu durum yeni nesil dejenere genç Bella'yı bozar ve yaşı çok küçük de olsa bu yüzden Edward'la evlenmeyi kabul eder. Genelde bizim ülkemizde bu durumun tam tersi olur işe bak:) Tabi bu filmin en güzel sahneleri düğün sahneleriydi diyebiliriz.. Hele o gelinlik neydi öyle! Önünde bir numara yok ama Bella arkasını döndüğünde sırtının güzelliği şok efekti yaratan cinstendi.. Ama malesef gelinliğin güzelliği bile Edward'ın saçlarının eblekliğini kapatamadı ama olsun. Bu çocuğu da ilk filmde inanılmaz yakışıklı yapıp sonradan niye çirkinleştirdiler hiç anlayamadım gitti.. Bir yandan da bizim kuçu kuçu Jacob kıskançlıktan kendini dağlara taşlara vurur ama o havlayadursun bu sırada Edward ve Bella rüya gibi bir balayı geçirip, tozu dumana katan sevişmelerden sonra bir de üstüne çocuk yapıverirler şipşak! Bir insanın bir vampirden hamile kalması hiç görülmemiş duyulmamış bir olay olduğu için Cullens ailesi panikler ve Carlisle ve Edward bebeği almaları gerektiğini düşünseler de Bella annelik içgüdüleriyle hareket eder ve ölümü pahasına da olsa bebeği doğurmaya karar verir hatta adını da kaynanasına yalakalık yapıcam diye Renesme koyar. Filmin sonunda ise Renesme doğar, Bella ise tam ölmek üzereyken Edward sayesinde vampirliğe ilk adımı atar.. Ama tabi en bomba şey ise öldürmek niyetiyle bebeğin yanına giden Jacob'ın yeni doğan bebekle beşik kertmesi olması yani Renesme'ye mühürlenmesi olur:)
Breaking Dawn Part 2
Dikkat son filmi izlemeyenler bu paragrafı okumasın!
Son filmde ise vampir olan Bella güzelliğinin doruğuna ulaşır. Kocası yakışıklı Edward'la artık ölümsüz aşklarını doya doya yaşayabileceklerdir, bir de üstüne üstlük inanılmaz gerçek olmuştur ve bir kızları olmuştur. Tam mutlu aile tablosu çiziyorlar derken Irina adlı vampir Renesme'yi görür ve Volturilere ispiyonlar.. Çünkü Renesme'yi ölümsüz çocuk zannetmiştir ve Volturilerin bir çocuğu vampir yapmak yasaktır kuralını çiğnediklerini düşünmüştür. Durum öyle olmasa da Volturi zaten Cullens ailesini yoketmek istediği için bu durumu bir fırsat olarak kullanmak ister ve saldırıya geçer. Ancak Alice sayesinde bu saldırıyı Cullens ailesi önceden öngörür ve dünyanın dört bir yanından tanık olsunlar diye vampir dostlarını Forks kasabasına toplarlar.. Filmin sonunda ise Volturilerle karşılaşan Cullens ailesi ve vampir dostları Volturi'leri ikna edemese de Alice geleceği görebildiği için bunu Aro'ya gösterir ve Aro öleceğini anlayınca da hemen pısar ve 180 derece dönüp geldiği gibi geri döner.. Açıkçası ben kitabı okuduğumda Cullens ailesi o kadar hazırlandıktan sonra Volturilerle karşı karşıya gelince hiçbir aksiyon olmadan kitabın bitmesine üzülmüştüm ama filmde de aksiyon yapacaz diye o kadar absurd bir şekilde yapmışlar ki bütün aksiyon sahnelerinin Alice'in kafasındaki geleceği gördüğü sahneler olduğunu öğrenince benim gittiğim film salonunda hep bir ağızdan kahkaha koptu o derece:) Tam adrenalin tavan yapar, heyecandan tırnaklarını yersin hoop aaa hepsi bir rüyaydı aslında eheuheehu gibi bir şaka yapmışlar resmen.. Olsun ben gene de filmi her zamanki gibi beğendim, Edward'ın olduğu filmi beğenmeyen ölsün:) Ve sonunda tabi ki Edward ve Bella'nın aşk dolu sahneleriyle Alacakaranlık Efsanesi sona erdi.. Yaa bitti mi gerçekten.. Peki biz şimdi hangi aşka özencez..:)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
edward senin için ölürümmmm
YanıtlaSil